12 Temmuz 2013 Cuma

Hasta Ruhlar



hasta iddiasında bulunanlar da acaba öldürülen eşcinsel ve travestiler için vicdanla hareket edebiliyor mu? vicdanlarının bağırmasını ne ile uyuşturuyorlar? oh olsun demek çözüyor mu?

"ruhen hasta" lafı kadar sığ ve itikada ters bir şey olamaz. ruh itikadımızda bir cevherdir ve bir formüldür ki, şuuru başına alır ve cesedi giyer. eğer cesedini bıraksa şuuru başından atsa geriye bir kanun kalır. işte o kanun ve o uzun formüle biz bir isim veriyor ad koyuyoruz. herkesin kendi şahsi ismi o özel formüle bir nişan olmuş.

ruhun yapı malzemesi o kadar sadedir ve basittir ki daha alt parçaya inemez. o kadar ince ve zariftir ki, daha tahrip edilemez. tutulmaz ve ele geçirilmez. kıyamet kopsa ortaya çıkan tahribat ruhu hiç etkilemez. belki varlığımızın en basit ama en dayanaklı parçası ruhtur.

islam geleneği ruha bu asli kıymeti verdiği halde, dünya hırsları ile terapi üzerinden para kazanmak isteyenler, evladını anlamaktan uzak bazı nadanların hinduizmden ithal ettiği kast sisteminin karası olan "ayıp" kelimesi ile birleşince "terapiye muhtaç ayıplı" manasında ruhen hasta ifadesi kullanılmaya başlamıştır.

islam örfünde siyah beyaz ve gri yerini tam almıştır. haram helal, mendup, caiz ve mekruh tüm ara tonları içine alır ve kişiye hayatı için bir şablon verirler. hem bu teknik ifadelerden öte islam bireyin şu anına bakmaz. insanı gelişen ve yükselen bir kul olarak bilir. yani asli kimliklerini daha idrak edip topluma pozitif katkı sağlayabilecek yeni yollar bulmakla gelişeceğini öngörür. terapi adı altında bireyi casuslamak, bir yere kapatıp gözlemek, izleyenlerin algısına uymayan hareketleri için ağır uyuşturucular vererek gün geçirmek, onu yatağa çakmak, ibni sinanın tedavi metodunda yoktur. çünkü tahribat tedavi şekli olmaz. öldürerek hayat vermek diye bir sav olamaz. çünkü ölüm, islam dininde hayattan daha yukarıda daha şiddetli bir varlık mertebesidir.

bireyin toplum içinde izzet ve itibarının temin görevi devlete aittir. asırlardır geniş islam coğrafyasında aşiret bağlarını ve gelenekleri insan hayatına saldırmak için kullananların hedefi eşcinseller travestiler, kadınlar erkek ve kız çocuklar olmuştur. maalesef modern çağda dahi hala bu söylendiğinde yüz buruşturup "yok öle bişey" demek ve ortada olanları açmak üzerinde tefekkür etmek yerine, görmezden gelip unutulmasını beklemek, umumi bir vicdansızlık halimiz olarak devam etmektedir. geçmiş asırlarda bu durum devlet tarafından, mazlumun başka yere gönderilmesi ve orada hayat ortamı sağlanması şeklinde çözülmeye çalışılmıştı. ulaşım haberleşme ve sosyal hizmetlerin zaafına rağmen bir dereceye kadar başarılı da olunmuştur. ama çağımızda alt yapı arttığı halde mazlumun insani durumunu temin edememe hali çoğalmıştır.

insana kıymet veren toplum değer kazanır. bireyin canına kıymet vermeyen geleneğin kendisi de tarihte tozlanmaya mahkumdur. bunun için kendimizden başlayarak sistemimize kadar nelerin geleceğe aksetmesini istiyorsak gözden geçirmeli, bu muhasebeyi Allaha bir dua olarak sunmalı, bu gayreti fiile dökmeliyiz. Allah bir milletin hidayetini dilerse utancını yüzüne çarparmış. kendisi ile yüzleşebilenlerin Allaha diyecek şeyleri çok olur. illa başımıza bir tokat getirmeden pekala rahmeti ile hidayeti bulabilir, doğruyu algılayabiliriz. buna cessur olmamız lazım.

iman ve islamı bir kimlik olarak taşıyan ve taşımak dileyen her insan tüm kimlikleri ile onuru ile sistemin bir parçası olabilmeli, nefrete hedef olmadan samimiyetle topluma katılabilmelidir.

5 Temmuz 2013 Cuma

Kur'an Ayı



Kur'an Ayı, Kur'anın indirilişinin her sene yıl dönümünde kutlanmasıdır. Ramazan bu açıdan yılın onbir ayına sultan olmuş ve asırlardır böyle adlandırıla gelmiştir.

Kur'an Ayı, çok kıymetlidir. Çünkü Allah insanlarla bu ay, sözlerinin en parlağı ile konuşmuş, kıymet verdiğini göstermiştir. Var-olan, Bir-olan, Hayy, Hayatdar ve Canlı olan O Allah, sözlerinin kıyamete kadar muhatabı olan insanı müjdelemiş ve ona değerini sağlayan o kıymetli görevini ifade etmiştir.

İnsanın nazik mahiyeti, geç öğrenen, mükemmel olmaya uzak kabiliyetlerine rağmen eğitimle yükselebilir hali ve temsil kıymeti çok önemli farklarıdır. temsil edebilmek, ona asli bir kıymet vermektedir. Allah huzurunda bu bilinçle kendini, temsil edebilir. soyadı ile ceddini temsil edebilir. kültürü ile milletini temsil edebilir. geçmiş ortak insan belleğine nüfuz edebilir. geleceğe bakabilir. gelecek algısını yarından çok daha öteye, taa ahirete ulaştırıp dinini temsil edebilir. şu anını ve algısını temsil edebilir, şu algısını cinsel kimliği ile ifade edebilir. tüm bedenini oluşturan hücre hatta zerreler adına Allah huzuruna durabilir. tüm temas ettiği çevresindeki canlı ve cansız alem adına Allaha muhatap olabilir. hatta kainatı tek başına temsil edebilir. nasıl ki de Hz. Peygamberimiz(a.s.m) bunu başarmış, aynen de mi'racında bunu yapmıştır. bize hakiki kıymetimizi kazandıran bu dersi almanın yıldönümü ramazandır.

Ramazanın Kur'an ayı olması, ona özel ayrı teravih gibi ibadetleri, ramazan sofraları ve hatimler gibi adetleri oluşturmuş. Ramazanda hayvaniyetten sıyrılıp, yemek içmeyi terkederek bir nev'i melek haletine girmek hedef olmuş. bunun da mertebeleri ve tefekkürler geliştirilebilen pek çok seviyeleri Ramazana renk katar olmuştur.

bu açıdan toplumun herkesiminde Ramazan ayrı bir hareket ve gayrete sebep olur.

çocuklar özellikle yaza denk gelen bu mübarek ayda kurslara gönderilir, Kur'an öğrenir ve ezber yaparlar. her kimliğe sahip insanın toplandığı mübarek mekanlar olan camiiler çocuk sesleri ile dolar. bu güzelliğin kötü anılarla zedelenmemesi için çocuklarla doğru irtibat kurmak çok kıymetlidir. nefret söyleminden uzak olmak, Eşcinsel Lezbiyen yada Travesti gibi kimliklere karşı nefret ifadelerinden uzak olmak önemli bir hassasiyettir. çünkü az bir zaman sonra o çocuklardan bir kısmı bu kimliklere sahip olduklarını kendileri farkedecekler. bu farkediş onlarda bir tedirginlik, "lanete hedef olma" üzüntüsü uyandırmamalı, Allaha hep sevgi ile dua edebilmelidir. Allahla bağ kurabilmenin engin keyfine ulaşabilmelidir.

gençler ömürlerinin en parlak, en heyecanlı dönemlerini yaşarken ulaştıkları Ramazan çok kıymetlidir. his ve heyecanın sınır tanımadığı bu zor dönemde onlara yardımcı olabilmek toplumsal görevdir. çünkü ellerindeki güçle toplumun diğer tabakalarına kolayca eziyet eder duruma düşebilirler. onlara muhatap olabilmek onları dinlemek ve heyecanlarını anlamaktan geçer. "dur yapma" yada "vazgeç" gibi onların önünü kesen ifadeler değil, yapmak istediğini algılayıp onun yönünü kalibre edip, istikametini toplumsal tecrübe ile değerli hale getirmek çok önemlidir. Ramazan bu açıdan en güzel gençleri anlama ayıdır. çünkü oruçla hevesler bir derece gemlenir ve nefis de dahil tüm özellikler bir derece çevreye karşı duyarsız olmaktan kurtulur. madem öyledir, o zaman Kur'anın tüm kainatı içine alan kardeşliğini ders vermek için çok kıymetli anlardır.

yetişkinler için hayatı tecrübe ile algılamak çok önemlidir. lakin çoğu kere hayatın gaileleri nefessiz bırakır ve detaylar kaybolmaya başlar. Ramazan bu boğan mevsimin rahmet yağmuru olarak, ruha ve kalbe serinlik verir. perişaniyetinden mütessir olduğumuz elimizden bir şey gelmeyen şu dünyanın gamlarını şikayet edecek bir kapıyı bize açar. dua ile rahmet kapısından girip Allahla sohbet edebilmek fırsatını bizlere verir.

tüm azınlıklar için, Ramazan şefkat ayıdır. çünkü aynı açlıkla sınav olup, aynı iftar sofrasında bir araya gelmek onları azken çok eder. açken tok eder. aslında birbirlerinin ne kadar aynısı olduklarını algılamak kardeş eder.  eski nefreti aşıp yenip, yeni kardeşi kazanmak en büyük toplumsal rahmettir. birbirini anlayabilen toplumları Allah dünyaya güzel misaller olarak gösterip yükseltir. asıl kazanç yeri olan Ahirette ise Ramazan kardeşliğini yakalayabilenler Kur'anın o güzel rüzgarından yararlanabilirler. madem bu kadar büyük fırsatlar var, yararlanmak gerekir.

Allahın bu konuda teşviki ayrıca dikkate değer. Ramazanda amellerin karşılığı kat ve kat fazla verilir. birey, kulluk ve kardeşlik manalarının külfetine galip olabilsin diye fevkalade teşvik edilir.

tüm yaratılanların ve bu yazıyla ulaşabildiğim herkesin Ramazan'ının anlamlı, değerli, verimli geçmesini dilerim.