22 Ağustos 2009 Cumartesi

Müslümanlar da Hem Gey Hem Gururlu Olabilirler


Teolog De Sondy, müslüman bir akademisyen olarak, eşcinselliğin İslam inancı ile bağdaşabileceğine dair kanıtın Kuran’da yer aldığını savunuyor. Yeni tamamladığı doktora tezi ile Dr. Amanullah De Sondy, (29) Müslümanlığın bir parçası olduğu varsayılan bazı öğelere meydan okuyor.Times dergisi ile olan bir röportajda Dr Amanullah De Sondy, yeterli kanıtların bulunmasına rağmen, “koyu birer homofobik” olmaları nedeniyle muhafazakâr Müslümanların, eşcinselliği onaylamayacaklarını ifade ediyor.

Glasgow Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde eğitmenlik yapan De Sondy’e göre: “Kuran birkaç eş ve düzinelerce çocuğa sahip sakallı bir aile reisi talep etmez. İslam geleneğinde baba figürünün olmadığı peygamberlerin, “efemine” yaşamlar süren saygın, kutsal insanların bulunduğu aykırı aileler de vardır. Eşcinsellik İslam ile bağdaşmaz değildir. Her ikisi bir arada var olabilirler ve olmuştur da. Önemli olan bunu iyi bir yaşam sürmek ve iyi bir toplum yaratmak olguları ile bütünleştirebilmektir.”

De Sondy, Kuran’ın eşcinselliği kınadığını iddia edenlere karşı çıkıyor. Günümüzde eşcinsellerin İran ve Suudi Arabistan gibi ülkelerde öldürüldüklerine sıklıkla şahit oluyoruz.
“Kişisel olarak kendilerine sorduğunuzda, benim kuşağımdaki Müslümanların büyük çoğunluğu koyu birer homofobiktir. Bana göre bu bilhassa iyice yerleşmiştir çünkü Müslüman toplumların çoğu geleneksel aile ve ataerkil toplum düzeni görüşleri içerisinde kök salmışlardır. Bütün bunlara meydan okumanın tam zamanıdır.”

De Sondy, hoşgörüsüzlüğün sadece Müslüman geleneğinin bir parçası olmadığına dikkat çekiyor. “İslami toplumlar çeşitlilik gösterir ve hemcinsleri ile olan ilişkilerini gözler önünde yaşayan insanların örnekleriyle doludur”. De Sondy, cinsel özgürlüğü kısıtlayan ve kadınların itaatini talep eden bir putperestliğin yaratılmasında, Mısır'daki Müslüman Kardeşler ve Suudi Vahabi mezhebi aracılığıyla yayılan muhafazakâr siyasi İslam’ı suçluyor.

Hem Kuran’da, hem de İncil’de yer alan Sodom’un yıkımı hikâyesi ile ilgili ise De Sondy şunları ifade ediyor: “Genellikle bu hikâyede Tanrının eşcinselliği reddedişinin anlatıldığı kabul edilir. Fakat dikkatle incelendiğinde, hikâye erkek çocuklarına tecavüz edilmesinin onaylanmayışı ile ilgilidir. Bu ikisi arasında büyük bir fark var.”

De Sondy, Müslüman bir azizin eşcinsel bir ilişkisi olduğunun anlatıldığına dikkat çekiyor: “16. yüzyıl Pencap'ında, Şeyh Hüseyin adında bir aziz ve şair yaşamış. Kendisi Hindu bir erkeğe âşık olmuş. Beraber yaşamış ve aynı mezara gömülmüşler. Fakat bazıları, bu erkeğin aslında bir kadın olduğunu öne sürerek bu hikâyeyi yeniden kaleme almak istemiş. Oysaki Hindistan yarı kıtasında “ahlak kurallarına karşı gelen”, kulaklarına küpe takan ve kadın kıyafeti içerisinde dans eden Sufi erkekler vardır.”

kaynak

orjinali

12 yorum:

  1. bu yazı çok güzelmiş.. kafamda ki bir soruya cevap oluştu. teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  2. ben teşekkür ederim. yalnız çeviri de bir sehiv var...

    Gurur yerine Onur yazsalarmış tam olurmuş. gurur islamda rağbet edilmeyen, tersine, istenmeyen bir özellik. onur ise izzet gibi kişinin insan olmaktan gelen kıymetine bakıyor.

    YanıtlaSil
  3. slm ben gayım islama uygun mu kurtulamıyorum bundan

    YanıtlaSil
  4. aleykümm selam,
    gay kimliğinizin olması çok güzel... bunu kabul etmeniz daha da güzel... kurtulunamayacak olmasını anlamanız büyük adım... sizi siz yapan temel özellikleriden birisini çözmüş olmanız hayat algısı açısından çok önemli...

    islam kimliği hem dünya hem ahiretiniz için çok önemli... içtenlik samimiyet ve erdem gibi onlarca sıfatın doğru sıralanması elbette size değer katacaktır.

    şimdi siz yeni bir adım için hazırsınız demektir. o da tüm kimliklerinizle uyum içinde yaşayabilmek ve kendinizi kabul ederek iç barışınıza ulaşabilmektir. siz bu onurlu duruşu gösterdikçe çevrenizin de sizi desteklemekten başka seçeneği olmaz. kendinizle barışık ve rahat bir hayat algısına, kavgadan sıyrılmış, çelişkilerdeen arınmış bir bakışa, şu anda toplumsal olarak çok muhtacız...

    biraz çevrenize dikkatli baktığınızda bir süre sonra sizin bu çözümünüze muhtaç diğerlerini de görmeye başlayacağınızı şimdiden tahmin edebiliyorum...

    huzur dolu bir ömür dilerim.

    YanıtlaSil
  5. Merhaba eflatoon. Ben daha ergenlik döneminde olan biriyim. Kendimi bildim bileli boyleyim ve bu zamana kadar kendimi degistirmeyi denedim. Ama olmuyo bir turlu. Yapamiyorum
    Bu durumdan kurtulmak istiyorum cunku toplumda bu sekilde yasamak cok guc. Bu durumumu annem babam bile bilmiyor. Zaten eger babam ogrenirse,egitimci olmasina ragmen , beni evlatliktan reddeder.
    Babam dini yonu kuvvetli olan bi insan. Bense kucuklugumden beri agnostik gibi dusunen bi insanim.
    Son bi yildir lustral adli antidepresani kullaniyorum cunku bende anksiyete denilen psikolojik bi hastalik cikti. Surekli icim sikiliyor, hayat cok bos ve anlamsiz geliyor. Kac kez intihari bile dusundum hatta hala bile dusunuyorum...
    Allah a suphesiz inanmak istiyorum. Gercekten istiyorum bunu ama inanamiyorum. İnanmamak daha cok canimi sikiyor cunku yok olma ihtimali bile beyni allak bullak edebilecek bir sey.
    Belki cok fazla bilmislik yapiyorum ama, farkindalik diye bir sey var ya hani, iste o bende cok erlen olustu.
    Yazdiklarimla senin de canini siktim. Ama insan paylasacak birisini ariyor. Kusra bakma o yuzden. Yazdiklarini ilgiyle takip ediyorum. Yazmaya devam et ve kendine iyi bak.

    YanıtlaSil
  6. iki şey için sizi tebrik ederim. birisi buraya yorum yazarak desteklediğiniz için diğeri de sağlıklı büyüdüğünüz için...

    bebekken alaka size doğruydu. yetişkinlik yolunda siz merkezlilikten çevre merkezliliğe doğru dönüyor. eğer doğru okumazsanız, hayatınız sıradanlaşıp değersizleşiyormuş gibi gelebilir. halbuki böle değildir. sadece yönü değişmekle eskiden dikkat etmediğiniz şeylere dikkat etmeniz ve kendiniz bizzat gayret etmeniz gerekir.

    büyümek öncelikleri sıralamaktır. çevreyi gözlemleyip hükmedip hükmü uygulmak ve sorumlu olmaktır. evet karar alırsınız, uygular ve sorumlu olursunuz. getirisini elde eder, tekrar değerlendirme ile hatalarınızı görür tekrarında daha estetik davranırsınız. eğer bu adımların sıralaması Kur'andan ders aldığınız gibi ise getirisi ebediyete de bakar. insanın kendi dini, milli ve cinsel kimliklerini tanıyıp tartıp, Rabbine tam ve samimi kul olabilmesi çok kıymetlidir.

    resim yaparken izlediğiniz adımlar bu kainatın çizeri hakkında size çok dersler verir. eskizden esere giderken tüm atılan adımların izleri kainatta ve küçük bir kainat olan sizde de okunabiliyor. bu dersleri okumak için sabrınızla geçen zaman, sizin ilgi beklediğiniz dönemi dolduruduğunda sıkıntınız biter. tefekkürle harcadığınız o güzel vakitler, sizi dünyalık boşluk ve bitmişlik hissinden koruduğu gibi, güzel bir ahirete de zemin hazırlar.

    zaten tüm ehl-i iman için bu güzel neticeyi diliyoruz.

    YanıtlaSil
  7. Oncelikle yazdiklariniz cok guzel ve verdiginiz cevap icin cok tesekkur ederim. Bahsettiginiz konular cok dogru. Belki dediginiz gibi, eskiden merkezde oldugumdan dolayi gercek hayatla tanismam gercek dunyayla olan bagimi kopardi.

    Ayrica bir soru daha sormak istiyorum. Ben Allah' a gercekten inanmak istiyorum ama o inanma gucu ne yazik ki bende yok. Bu kadar inanmak istememe ragmen icimde olmayan bu gucten dolayi cehenneme gitme ihtimalim ne kadar?

    YanıtlaSil
  8. Allaha inanma isteği duymanız lakin tatmin olamama duygusu çok önemlidir. Allahın insandan beklediği hareketi göstermesi için onda yerleştirdiği iç dinamikleri sebebi ile insan, araştırmak öğrenmek, tefekkür etmek, öğrendiğini içselleştirmek ve paylaşmak ister. bu istek hayati bir ihtiyaç şiddetinde ortaya çıkar. akıl delil görmek ister, kalp emniyet duymak diler. bunun gibi sır ruh ve hayal de hisselerini isterler.

    akıl ayırdetme aracıdır. siyahı beyazdan, sebepleri neticeden ayırdettiği gibi, hidayeti dalaletten ayırabilecek kadar uzmanlaşabilir.

    Allah sebeplerle neticelerini yaratır. sebeplerle neticelerin özellikleri birbirinin tersi olması ile araya müdahele ettiğini ve yapan yaratan kendisi olduğunu bize işaret eder.

    buna işaret eden kur'ani bir ders şöyledir :
    "Başta demiştik: Bütün mevcudat lisan-ı hâl ile “Bismillâh” der. Öyle mi?

    Evet. Nasıl ki, görsen, bir tek adam geldi, bütün şehir ahalisini cebren bir yere sevk etti ve cebren işlerde çalıştırdı. Yakînen bilirsin, o adam kendi namıyla, kendi kuvvetiyle hareket etmiyor. Belki o bir askerdir, devlet namına hareket eder, bir padişah kuvvetine istinad eder.

    Öyle de, herşey Cenâb-ı Hakkın namına hareket eder ki, zerrecikler gibi tohumlar, çekirdekler, başlarında koca ağaçları taşıyor, dağ gibi yükleri kaldırıyorlar. Demek herbir ağaç “Bismillâh” der; hazine-i rahmet meyvelerinden ellerini dolduruyor, bizlere tablacılık ediyor.

    Herbir bostan “Bismillâh” der, matbaha-i kudretten bir kazan olur ki, çeşit çeşit pek çok muhtelif leziz taamlar, içinde beraber pişiriliyor.

    Herbir inek, deve, koyun, keçi gibi mübarek hayvanlar “Bismillâh” der, rahmet feyzinden birer süt çeşmesi olur. Bizlere Rezzak namına en latîf, en nazif, âb-ı hayat gibi bir gıdayı takdim ediyorlar.

    Herbir nebat ve ağaç ve otların ipek gibi yumuşak kök ve damarları “Bismillâh” der, sert taş ve toprağı deler, geçer. “Allah namına, Rahmân namına” der; herşey ona muhassar olur.

    Evet, havada dalların intişarı ve meyve vermesi gibi, o sert taş ve topraktaki köklerin kemâl-i suhuletle intişar etmesi ve yeraltında yemiş vermesi, hem şiddet-i hararete karşı aylarca nâzik, yeşil yaprakların yaş kalması, tabiiyyunun ağzına şiddetle tokat vuruyor, kör olası gözüne parmağını sokuyor ve diyor ki: En güvendiğin salâbet ve hararet dahi emir tahtında hareket ediyorlar ki, o ipek gibi yumuşak damarlar, birer Asâ-yı Mûsâ (a.s.) gibi فَقُلْناَ اضْرِبْ بِعَصَاكَ الْحَجَرَ emrine imtisal ederek taşları şak eder. Ve o sigara kâğıdı gibi ince, nâzenin yapraklar, birer âzâ-yı İbrahim (a.s.) gibi, ateş saçan hararete karşı يَا نَارُ كُونِى بَرْداً وَسَلاَماً âyetini okuyorlar.

    Madem her şey mânen “Bismillâh” der; Allah namına, Allah’ın nimetlerini getirip bizlere veriyorlar. Biz dahi “Bismillâh” demeliyiz. Allah namına vermeliyiz, Allah namına almalıyız. Öyle ise, Allah namına vermeyen gafil insanlardan almamalıyız." (*)

    Allahın işlerinde eşi benzeri ve yardımcısı olmadığı gibi dualara muhatap olmakta aracıları da yoktur. bu sebeple doğrudan kendisine müracaat edip "kendisini şefkatle tanıtmasını" yine kendisinden ikram etmesini dilemek gerekir. dua ederken sohbet etmek ve kendisinden dilemek en zarif dua sırlarındandır.

    gençliğin en güzel anlarını yaşayan, eşcinselliği ile en zarif kalbi taşıyan sizin gibi zeki muhatapların bu noktadan yararlanması gerekir.

    dualarımız, tüm ümitsiz ve bu parlak gerçeği arayanlar içindir...

    YanıtlaSil
  9. SEN NASIL BİŞEYSİN EFLATON GAYLİĞİ FALAN ONAYLIYORSUN TOPLUMLARI SAPTIRIYORSUNUZ GENÇLERİ YAZIK YA HESABI VERİLECEK ALLAK ERKEKLERİ KADIN İÇİN KADINLARI ERKEK İÇİN YARATMIŞ BUNUN BİLE DÜZENİ VAR KUL HAKKINA GİRİYORSUN BU ÇOCUKLARIN VEBALİ AHİRETTE SANA SORULUR

    YanıtlaSil
  10. ben elhamdüllillah Müslümanım, şerefimle Türküm, onurumla Eşcinselim...

    bu blogda paylaşımlarımızı okursanız, toplumu saptırmadığımızı anlarsınız. toplumun cinsel azınlığı olan eşcinselliğin varlığını kabul etmediğinizde yalan yaşanan hayatların topluma zarar verdiğini anlarsınız.

    kul hakkı dediğiniz kulun kul üzerindeki hakkı ise, bir kulun dini milli yada cinsel kimliklerini tanımamak ve onu olmadığı bir hayata zorlamanın hukuku olmalı. bazen hayata mal olan böyle bir sorumluluğu ancak ahiret temizler. bu sebeple üzerinde düşünmeden ve ümitsizlik veren ifadeleri haykırmadan önce dikkatli düşünün ki ahiretiniz zarar görmesin.

    evet ahirette pek çok şey sorulacak. boynuzsuz koyunun boynuzludan hakkını alacağı o yerde her dediğimiz yazdığımız söylediğimizden sorumlu olacağız. bu sorumluluğu hüzünlü kalplere ulaşmak ve ahiretin tesellisini kendini nasıl tarif ederse etsin herkese ulaşmak için kullanmak gerekiyor. bir şekilde Allahla bağ kurabilirler, bir şekilde ibadetle aralarını düzeltebilirler. bir şekilde toplumla barışabilirler...

    bu konuda desteğinize ihtiyaç çok... azınlığı ezmekten yana ise desteğe ihtiyaç yok. zaten herkes kendi dışındakine en azından duyarsızlığı ile zaten zarar veriyor...

    dilerim bu duyarsızlık daha kaliteli bir algı ile yer değiştirir...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Cok haklisiniz.. biz azinlikta oldugumuz icin kendimizi gizlemek. zzorunda. kaliyoruz belli etmemek icin kirk takla atiyoruz toplumun sucu

      Sil

  11. Dr. Amanullah De Sondy


    Miami, Florida, United States
    Glasgow born, raised and educated to Pakistani parents, Assistant Professor of Islamic Studies, Department of Religious Studies, University of Miami, Florida. Taught Islamic Studies at Glasgow, Stirling and Strathclyde Universities in Scotland, UK and also at Ithaca College, NY before moving to Miami. I was short-listed for the University of Glasgow Teaching Excellence Award 2007. I am a regular contributor to BBC Radio Scotland’s Thought for the Day and called upon in the national media on issues relating to Islam. I have presented Time for Reflection at the Scottish Parliament in May 2008. PhD in Theology and Religious Studies (Islamic & Qur’anic Studies), University of Glasgow. I specialise in gender and sexuality in classical and contemporary Islam. I led a 1yr project for the Ford Foundation New York titled ‘Philanthropy for Social Justice in the British Muslim Societies’. BA Hons, Religious Studies and Education Studies (University of Stirling), M.Litt in Islamic and Jerusalem Studies (Abertay Dundee). Studied Arabic and Islam in France, Syria and Jordan. Additional interest in Urdu and Punjabi.

    YanıtlaSil